''Tam gaz bir şeylere, bir yerlere çarpmak; aklımı kaçıracak kadar avaz avaz bağırıp kahkahalarla gülmek istiyorum.''
'' Çok güzel ve kocaman açmış çiçeklerin olduğu bir halının üzerinde sevdiğim müziği dinleyerek uykuya dalsam ne güzel olurdu...''
Bence gelmiş geçmiş en iyi dram dizileri listesinde rahatlıkla ilk sıralarda yer alabilecek bir dizi bu. Benim şu ana kadar izlediğim en etkileyici dizi ayrıca. İzleyin izlettiriin derim.
Aya Kito adında 15 yaşında, tatlı mı tatlı, hayat dolu bir Japon genç kız var. Bu kız bir gün bir hastalığa yakalandığını öğreniyor. Sebebi bilinmiyor bu hastalığın. Mesela kız yolda yürürken düşüyor, hani biz düşerken ellerimizi öne uzatırız da avuç içlerimiz biraz soyulur, hatta sert düştüysek yara olur ya avuçlarımız, hah işte bu kız düşüyor fakat ellerini hareket ettiremiyor o anlık ve o sert darbeyi elleriyle hafifletemeyip çok daha fazla zarar görüyor. Bir hayal etsenize, vücudunuza bazen bir şeyler oluyor ve istediğiniz gibi hareket ettiremiyorsunuz onu. Neyse işte doktor kızdan bir günlük tutmasını ve yazdıklarını daha sonra okuyacağını, böylece hastalığın nasıl seyrettiğini de hep beraber görmüş olacaklarını filan söylüyor. Kızda bu iş tutku haline geliyor adeta çünkü aradan biraz zaman geçiyor ve kızın hastalığı daha da ilerliyor, kız da sürekli günlüğe bir şeyler yazıyor. Konuşmakta ve yutkunmakta zorlanıyor, kendi okulunu, düzenini ve arkadaşlarını bırakıp engelliler okuluna başlıyor. Doktorların tüm çabalarına rağmen omurilik soğanı dejenerasyonu isimli bu hastalığın halen tedavisi bulunamamış. Kız kurtulamayacağını biliyor fakat bir gayret yaşıyor işte. Yirmili yaşlarda hayata gözlerini yumuyor Aya.
Bu kızın tuttuğu günlükler daha sonrasında kitaplaştırılıyor. Kitabın adı Bin Damla Gözyaşı. Sonrasında da dünyada ses getiren o dizisi çekiliyor. İşte Bir Litre Gözyaşı adlı, beni hikayesi gerçeğe dayandığı için (normalde kitap veya diziler beni biraz zor ağlatır ama bu diziyi izlerken çok ağladım) çok duygulandıran ve hepimizin ders çıkarabileceği, aslında bazı sorunlarımızı fazla büyüttüğümüzü çünkü birçok insana göre daha iyi bir yaşam sürdüğümüzü bize fark ettiren muhteşem bir dizi.
Yandaki fotoğrafta, tekerlekli sandalyede oturan kız (gerçek) Aya. Şimdi diziye biraz yöneleyim şu ana kadar kitaptan bahsettim, dizinin bazı farklılıkları var. Aya Ikeuchi adında 15 yaşında, basketbol tutkunu bir genç kız var. Liseye başlayacağı sıra bir sınava girecek fakat düşüyor yağmur yağarken, çok geç kalıyor. Bir çocuk buna yardım ediyor ve ikisi de sınava güç bela yetişip aynı sınıfa denk geliyorlar. Aslında bu çocuk sınava girmeyecekti fakat Aya sayesinde sınava giriyor. Bu çocuğun adı Asou Haruto. İlk başta Aya ve Asou anlaşamıyorlar çünkü Asou biraz sert ve soğuk bir tip. Bu arada Aya karakterini efsane oyunculuğuyla Erika Sawajiri, Asou karakterini ise Ryo Nishikido canlandırıyor.
Her neyse işte günün birinde Asou Aya'nın ölümcül bir hastalığa yakalandığını öğreniyor ve onunla ilgilenmeye başlıyor. Dizinin sonlarında bunlar sevgili oluyorlar fakat bu dizi diğer diziler gibi mutlu sonla bitmiyor.
Dizide beni şaşırtan gerçeklerden birinden bahsedeceğim. Aslında Asou karakteri, Aya'nın annesinin isteği üzerine diziye eklenmiş bir karakter. Yani gerçek hayatta var olmamış. Oysaki diziyi izlerken üzüntüden başınızı duvarlara çarpma isteği getiren sahnelerde Asou da vardı o sebeple ben bunu duyunca çok şaşırmıştım. Ben kitabı okurken de bu sebeple Asou'dan bahsedildiğini hiç görmedim. Yürek burkan detaylardan biri de şu, kitapta Aya'nın düştüğü zaman bazı dişleri kırılıyor ve zaten o sıralarda da hastalığı ilerlemiş, insanlar ona tuhaf gözle bakar olmuş çünkü yürüyüşü ve hareketleri değişmiş ve Aya da sürekli ağlıyor, işte bu esnada Aya ''Eğer diğer kızlar gibi olsaydım belki de aşkı tadabilirdim.'' tarzında bir cümle kuruyor. Tam hatırlamıyorum cümleyi fakat bu anlama geliyordu. Orayı okuduğumda çok üzülmüştüm. Bir yerde okuduğuma göre de annesi ''Kızım gerçek hayatta bu duyguyu tadamadı, bari dizide aşkı tatmış olsun'' diyerekten Asou karakterinin eklenmesini istemiş sanırım.
Bu sahne de beni çok etkileyen sahnelerden. Aya diğer insanlar gibi olmadığını ve Asou ile bir ilişki yürütemeyeceğini ve ondan ayrılmasının Asou için de iyi olacağını düşünüyor ve ona mektup yazıyor. Asou'nun babası falan da birlikte olmalarını istemiyordu zaten. mektubu okuduktan sonra Asou eve gidiyor ve babasına her zamanki gibi haklıydın tarzı bir şey diyor. Bitmişim o sahnede. Ayrılmak zorunda kalıyorlardı ya. İzleyeni inanılmaz bir psikoloji içine sokuyor dizi. Kıymetini bilmediğimiz çok şeyi yüzümüze vuruyor. Ha bir de Aya'nın hoşlandığı bir genç vardı bunlar çıkmaya başlamışlardı fakat o genç, Aya'nın hastalığını öğrenince kızla düzgünce konuşmadan ondan ayrılıyordu. Asou ile de bu şekilde yakınlaşıyorlardı.
İşte bu da Aya'nın ailesi. Yüzünden gülümseme eksik olmuyor Aya'nın. Hastalığı çok ilerlediği zaman bile gülümsemesini biliyor. Birilerinin kalbine dokunmak, insanlara yardım etmek istiyor. Sonra tuttuğu günlük basılıyor. Ve birçok insana psikolojik destek vermiş olmanın mutluluğuyla ölüyor.
Dizi 12 bölüm ama çok uzun özel bir bölümü var. Maalesef Türkçe altyazısını yok o bölümün bu yüzden İngilizce izledim. Bölümde Aya'nın ölümünün ardından neler yaşandığı anlatılıyor. Asou doktor oluyor ve Aya'nın kız kardeşi ile aynı hastanede çalışıyor. Sonra hayata küsmüş bir genç kıza yardım ediyor Asou, Aya'nın hayat hikayesini anlatarak. Sadece o kız değil, hepimize ders veriyor dizi. Uzun lafın kısası ağır dram içeren bir dizi. Zira etkisinden halen çıkmayı başaramadım. Kitabı da aynı şekilde.
Dizi müzikleri de efsane. Japonca olmasına rağmen ezberledim ama belki bu şarkıları böylesinde dinlememin sebebi de dizinin uyandırdığı karmaşık hislerdi.
Remioromen- Sangatsu Kokonoka
Remioromen- Konayuki
K-Only Human
MERHABALAR BAHSETTİĞİNİZ 12. BÖLÜMÜ NEREDEN İZLEYEBİLİRİM ACABA 11 FINAL SAHNESIYLE BİTİYOR BENIM IZLEDIGIM .SIMDIDEN TESEKKUR EDERIM:)
YanıtlaSilYoutube üzerinden izlemiştim bu bölümü. Special episode olarak aratırsanız bulabilirsiniz.
Silasou kun'un babasına her zamanki gibi yine haklı çıktığın dedi sahnede beni öldürdü aynı zamanda aya nın anne ben evlenebilecek miyim dedi sahnede kitabı bende de var kitabında hiç asou dan bahsetmiyor gerçek hayatında böyle biri olsa belki daha güzel olabilirdi gerçekten herkesin izlemesi gereken bir dizi çok ders çıkarılacak şeyler var
YanıtlaSil